Büyüme Trendi ve GSYH Bileşenleri

29 Kasım 2021, Ayse Ökten ve Samed Küçükikiz

Türkiye’nin son yıllardaki büyümesini bir “potansiyel” büyüme ile karşılaştırmak istesek bunu nasıl yapabiliriz? Böyle karşılaştırmaları Amerika için yapanlar, Amerika’nın son 60 yılda ortalama %2 civarında büyüdüğünü göz önüne alarak bu ortalama büyüme (trend) ile yakın zamandaki büyümeyi karşılaştırırlar. Türkiye için bu aslında çok da kolay bir egzersiz değil. Türkiye’deki büyüme çok dalgalanmalı olduğu için seçilen başlangıç ve bitiş yılları birbirinden çok farklı ortalama büyüme rakamlarına sebep olabiliyor. Bu yüzden Türkiye için uzun dönemde herhangi bir ortalama ile büyüyordu demek oldukça zor.

Aşağıdaki grafikte bu konuda yaptığımız birkaç adımı özetlemek istiyoruz. Öncelikle Türkiye’de çeyreklik GSYH verilerini mevsimlik değişimlerden arındırılmamış olarak elde ettik. TÜIK tarafından yayımlanan bu verileri aşağıdaki grafikteki mavi çizgilerle görüntülüyoruz. Mevsimlik değişimlerin ne kadar belirleyici olduğunu, mesela her ilk çeyrekte, yani kış mevsiminde GSYH’nın düşük olup, yazın arttığını görebiliyoruz. 

Aynı grafikteki kırmızı çizgi çeyreklik, GSYH verisinin R’da “seasonal” paketi kullanılarak mevsimsellikten arındırılmış halidir. Bütün bu veriler, reel GSYH’yı yansıtmaktadır, yani enflasyonun etkisinden arındırılmıştır. 

Aşağıdaki grafikte mevsimlik etkilerden arındırılmış GSYH’nin zaman içindeki büyümesini daha iyi değerlendirebilmek için bir adım daha ilerliyoruz. Başlarken belirttiğimiz gibi bir “potansiyel” büyüme kavramı ile karşılaştırmak amacı ile şöyle bir analiz öneriyoruz. Türkiye’de 2003-2014 dönemindeki ortalama büyümeyi baz alarak Türkiye bu “trend” ile büyümeye devam etseydi nereye gelirdi sorusunun cevabını hesaplıyoruz. 2003-2014 senesinin mevcut veri setiyle son yıllardaki gelişmeleri inceleyebileceğimiz kapsamlı bir dönem olduğunu düşünmekteyiz. Bu dönemin oldukça kötü bir daralma dönemini de içeriyor olması, Türkiye’nin her dönemde bir ekonomik kriz ile karşılaştığını göz önüne alacak olursak ekonominin genel dinamiğini temsil eden bir dönem olduğunu söyleyebiliriz.

Bu dönemde reel GSYH’daki çeyreklik ortalama büyüme yüzde 1.38, yıllık büyüme ise yüzde 5.6 olmuştur. Aşağıdaki grafikteki siyah çizgi bu ortalama büyüme devam etseydi ne olurdu sorusuna cevap vermektedir. Buradan görülen 2018’den itibaren GSYH’nın trendin altında kalmış olduğudur. 

GSYH’nin bileşenlerine bakacak olursak, özellikle sabit sermaye harcamalarında 2018’den beri büyük düşüş olduğunu gözlüyoruz. Sabit sermaye harcamalarının alt kategorilerine baktığımızda ise bu düşüşün makine-teçhizat, mali olmayan aktifler, ve özellikle inşaat sektöründe ciddi boyutlarda olduğunu gözleyebiliriz.  

Hanehalkının tüketimindeki değişimlere bakacak olursak dayanıklı mallar kategorisinde 2018 sonrası yaşanan düşüşün büyük ölçüde tersine döndüğünü, hizmet sektörünün ise halen 2018 öncesi seviyelerine ulaşamadığını görüyoruz. 

Print Friendly, PDF & Email

Leave a Reply

Discover more from Türkiye Ekonomisi

Subscribe now to keep reading and get access to the full archive.

Continue reading